Yoga bir din, politik bir hareket veya dogma değildir.
O, tüm kültürlere, inançlara, ırklara saygı içerisinde olarak bireysel iç yapının (mikro kozmos), evren (makro kozmos) ile tüm seviyelerde ve tam olarak birleşmesidir.

Yoga yolu ile varlık mikrokozmik yapısını, makrokozmosa , evrenin en üstün olanaklarını kullanmak sureti ile birleşir ve evrensel sübtil enerjileri en mükemmel şekilde kullanır. Bu birleşme ile kişi mikrokozmosunda , makrokozmosu tam olarak bulabilme kabiliyetine sahip olur . Böylece tüm evren küçültülmüş ölçekte varlık içinde hissedilir. Bu da makrokozmosta bulunan her şey mikrokozmostada bulunur demektir.

Yoga, hareket ile bilginin aynı anda dengelenerek kullanılmasına bağlı mükemmel uyum sistematiğidir ki uygulayıcıya, gerek fiziksel ve gerekse ruhsal planlarda, sağlıklı, dengeli ve aktif bir yaşamın gereği için bundan sonra nasıl hareket etmesi gerektiğini, öğretecektir. Bu şekilde varlığın tüm planlardaki tekamül süreci hızlanacak , gerçek ve mutlak mutluluğun kapıları açılacaktır. Varlıksal tekamülde hızlanma, onun tüm olgularının tam bir uyum ve denge içinde olmasına bağlıdır. Yoga uygulamaları bu içsel denge ve uyumu derin huzur ve sonsuz sevgi ile varlıkta ortaya çıkartır böylelikle üst benliğe ulaşılır.

Binlerce yıl öne yükselmiş üstadlar (Rişi’ler) tarafından koyulan Yoga prensiplerinin bu günün standart yaşamsal problemlerini çözmüştür. Yoga günümüzün insanlık dertleri olan günlük gerilim, stres, sinirsel sıkıntılar, bedensel dinçliğin azalması, erken yaşlanma, hafıza problemleri ve benzeri daha pek çok olumsuzlukları alt edebilmede kesin bir yoldur. İşin güzel yanı kişi sorunu bizzat kendisi halleder. Bu da uygulayıcıya kendine güven ve üstün seviyedeki kabiliyetlerinin farkındalığını getirir. Günümüzde pek çok olimpiyat takımının ve özellikle astronot ekiplerinin yoga çalıştırıldıklarını biliyoruz. Bu da bize Yoga’nın tanımlanmış bir pozitif bilim olduğunu göstermektedir, Yoga yalnızca felsefi, fiziksel ve ruhsal çalışmalar manzumesi olarak değil bir bilim olarak değerlendirilmektedir. Tüm bunlardan da anlaşılabileceği gibi Yoga sistematiği , insanın normalüstü güçlerini geliştirip, zihin ve bedenin evrensel şartlara mükemmel uyumunu sağlayarak, kişiye sıradışı bir canlılık vermektedir.

Yoga çalışmaları ile yorgunluk, bıkkınlık süratle terk edilir. Beş dakikalık bir derin Yoga gevşemesi (SHAVASANA) ile saatlerce süren uykudan daha fazla fayda elde edilir. Öte yandan Yoga gerek vücudun ve gerekse zihnin zamansız ve erken yaşlanmasını engeller. Muntazaman Yoga çalışan bir kişi, sağlıklı, güçlü ve dinamik bir beden ve şuura sahip olarak yaşamını uzatma şansına kavuşur..

İnsanoğlu, tam olarak nasıl kullanacağını bilmediği, son derece güçlü, çok karmaşık ama o denli de mükemmel bir bilgisayara sahiptir ; beyin… normal bir insan bu inanılmaz potansiyelin yalnız yüzde dördünü kullanır. Yoga beyinsel faaliyetlerin en üst seviyelerde kontrol edilmesini temin eder böylece bu mükemmel parçamızı en iyi şekilde kullanmayı öğreniriz.

Düzenli olarak uygulanan Yoga çalışmaları ile vücutta bulunan gereksiz yağ vs gibi dokular ortadan kalkar, bedensel ağırlık o vücudun ihtiyacı kadar olur.

Yoga çalışmalarının yaşı yoktur. Her yaştaki insan rahatlıkla uygulamaları tatbik edebilir. Tecrübeler,Yoga’nın yaşlılarda daha da çarpıcı olduğunu göstermiştir., zira onlar daha sabırlı, daha çok dinleyebilen bir yapıya sahip olarak, yaşamış bulundukları tecrübeler ile hayatın gerçeklerini bilmektedirler.

Tam disiplin ve sabırlı bir Yoga çalışmasının sonuçları, yaş, din, ırk cinsiyet vs. gözetmeksizin adım adım ama kesin olarak alınır. Özellikle yaşlılarda daha keskin bir bilinç elde edilir..

Yoga, diyet, iç temizlik, nefes egzersizleri ve zihin kontrolü gibi yöntemleri ile tüm yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırır.

Yoga çalışmaları ile şu paha biçilmez değerlere ve avantajlara sahip olunur :

  • Çok kısa bir zamanda, gerçek, derin bir Yoga gevşemesi elde edilmesi,
  • Fiziksel yapının sürekli genç, dinç ve diri kalması,
  • NADİ’ler adı verilen vücut içi ve çevresini saran sübtil enerji kanallarının ve sinir yollarının açılması,
  • Alışlılagelmişin dışında, mükemmel ve üstün bir iç ahenge kavuşulması ile gelinen bu dengelilik halinde fiziksel zihinsel ve ruhsal yapının tekamül sürecinin hızlanarak üstün seviyelere ulaşılabilmek.

Günümüzde, dünya üzerinde fiziksel çalışmalar yapan pek çok ve çeşitli ekoller bulunmaktadır, bunların içinde en karmaşık ve içerikli olanı psiko-fiziksel Yoga sistemi ve onun uygulamalarıdır. Başta beyin olmak üzere tüm sinirler, kaslar, tüm organlar ve vücut dokuları dinamize olur, dayanıklılık kazanır ve sınırsız kuvvetli evrensel enerjiler ile dolar.

Yoga çalışmaları dendiğinde günümüzde standart olarak yanlızca nefes çalışmaları veya belirli Yoga pozlarının (ASANA’lar) uygulanılması anlaşılagelmektedir. Oysa Yoga bünyesinde pek çok kolları barındırmaktadır. Bunların basitçe bilinmesi çalışmalarımızın yönünün anlaşılabilmesi bakımından faydalıdır.

Bilerek veya bilmeden, tüm insanları temel arzusu, sonsuz ve gerçek mutluluğa ulaşmaktır. Gerçekte bu mutlak mutluluğa ulaşmak, insanın sahip olduğu yeteneklerini tam olarak kullanabilmesine bağlıdır. İnsanoğlu bu mutluluğa, fiziksel, ruhsal ve zihinsel yönlerini tatmin ederek ulaşacaktır . Bu sonsuz mutluluk seviyesine ulaşmış kişi üstadların ve büyük yogilerin de söyledikleri bir kuralı ispatlamış olur, bu da gerçek ve kalıcı mutluluğun geçicilik esasına dayanmadığıdır. Gerçek mutluluğa ancak her yaratılmış varlığın öz benliğinde bulunan yüce kökenini öğrenerek ulaşılır.

Bu kaynağa ,bu yüce gerçeğe pek çok isimler verilmiştir bunlardan bazıları Öz, Asıl tabiat, Kozmik bilinç, Sonsuz, O….. daha pek çok sıfat ile adlandırmak mümkün, fakat dikkat edilirse bu isimler sonsuz olduğuna göre bunlara ulaşabilme de ancak sınırlı kişiliğimizin ötesine geçebilmekle olabilir…

Yoga sistemine göre, hislerin, aklın ve zihnin mükemmel bir şeklide gelişmiş ve uyum içinde çalışıyor olması ve bedenin de buna uygun bir performans içinde bulunması gereklidir. Ancak bu düzeydeki bir insan yeteneklerini tam, kusursuz ve eksiksiz olarak kullanarak kendi sınırlarını aşabilir ve yüce sonsuz mutluluğa ulaşabilir… Bunu ancak ve birtek kendisi yapabilir.

“İNSAN”… EVRENİN MİNYATÜRÜ

Yoga, insanı mikrokozmos yani minyatür evren olarak tanımlar. Bu yönden bakıldığında, her insan küçük bir evren, evren ise sınırsız bir olgudur. İnsan ve evren arasındaki arasındaki ilişki tüm spiritüalist geleneklerde bulunmaktadır. Bazen, bu gerçek şöyle formüle edilir; “yukarıda var olan herşey, aşağıda da vardır”….. bu da bize bütünlük mucizesini göstermektedir ki bu yaradılışın tüm safhalarındaki genel bir kuraldır.

Kişi, ancak kendini öğrenerek evrendeki diğer varlıkları anlayabilir. Evrendeki her enerji seviyesinin insan yapısında bir karşılığı mevcuttur. Bu seviyeler insan vücudunun bir üzerindeki varlıksal katman olan Pranamaya Koşa (esiri beden ) da bulunan ve CHAKRA adı verilen enerji merkezlerine odaklanırlar.

Bütün Yoga teknikleri enerji merkezleri ve onların kozmik karşılıkları ile ilişkilidir. Böylece sonsuz ve yüce kaynaklardan gelen enerjiler, insan yapısına nüfuz ederek, belirli CHAKRA’ları uyarırlar, bu da psişik, fiziksel ve zihinsel mükemmelliğin şuursal güçleri uyandırarak ruhsal tekamülü sağlar. Mükemmel bir iç uyuma sahip olan kişi evrene açılır, bir su damlasının okyanusa düşmesi gibi kişi de saf evrensel enerji okyanusu ile bütünleşir..

Yoga sistemine göre bütün fiziksel yapımız, sürekli enerji içerisine dalmış durumdadır. Bu enerji iletişimi evren ile bedenimiz arasında durmaksızın bulunmaktadır.

*Blog postlarını kaynak göstererek  kendi blogunuzda paylaşabilirsiniz.

Minikyogees Tüm Blog Yazıları